30 Haziran 2010 Çarşamba
Oyuncak Hikayesi
29 Haziran 2010 Salı
One Love
Pazar akşamı yağmurun dinmesini bekledikten sonra, havanın hafif serinlemesiyle festival daha da keyifli hale geldi. Yıllardır çok sevdiğim ama nedense ara ara dinlediğim Sophie Ellis Bextor geceyi başlattı. Porselen bebek haliyle kendisinden haberi olmayan bir çok kişiyi özellikle de beyleri fazlasıyla etkiledi. Güzelliğinin yanı sıra hiç yorgun düşmeyen yumuşak sesi, şarkılarını bilmeyenleri de dans ettirmeyi başardı. Festivalin en eğlenceli ismi ise kuşkusuz The Ting Tings’si. Bu sene radyoda da sık duyduğumuz Shut Up And Let Me Go, That’s Not My Name gibi şarkılarıyla kalabalığa kalabalık kattılar! Sahneye ilk çıktıklarında Katie’nin mikrofonundan ses gelmemesi, cidden büyük bir fiyasko olmasına rağmen seyirci de Katie de şarkı söylemeye devam ederek atmosferi bozmamayı başardı. “Türkçe’m bok gibi, ondan susuyorum” gibi samimi yorumlarla festivaldeki herkesi dans ettirirken güldürmeyi de ihmal etmediler. Kendi değişleriyle “Do It Yourself Pop” tarzı müzikleriyle festival için mükemmel bir son oldu. Bu seneki festival bu kadar güzel olunca, seneye yapılacak One Love için de beklentiler yükseliyor, umarım yine bu başarıyı yakalayabilirler.
Groove Armada
Sophie Ellis Bextor
The Ting Tings
28 Haziran 2010 Pazartesi
Life In Cartoon Motion
Rengarenk bir sahne, “glow in the dark” objeler, devasa şişme ayaklar, 83’lü genç, ince, uzun, güler yüzlü bir adam ve bitmek tükenmek bitmeyen bir enerji. Miller Freshtival’i kaçıranlar hiç okumasın bile, o kadar güzeldi! Maçka Küçükçiftlik Lunapark’ı Mika’nın pozitif enerjisiyle dolup taştı. Şarkıların arasında seyirciyle Türkçe konuşarak da hepimizin gönlünü ayrı bir fethetti. Klişe yabancıların “Merhaba İstanbul” gibi sıradan çabalarının yanında Mika “Şimdi size bir arkadaşımın hikayesini anlatacağım” gibi uzun cümleleri son derece net söyleyerek hepimizi şaşırttı. Sahnede kostümlü dansçılardan, peluş hayvanlara, kendi renkli orkestra grubudan, “Big Girls” şarkısında sahneyi yaplayan devasa şişme kadın bacağına kadar görülmeye değer pek çok şey vardı. Mika sanki her şeyin mükemmel, herkesin mutlu olduğu hayali dünyasına davet etti bizi o gece. Konser boyunca seyirciyle iletişimi hiç kesmedi, şarkıları söyletti, hatta seyircileri ortadan ikiye ayırarak bir nevi şovuna dahil etti. Dolmabahçe’nin oradan patlayan havai fişekler, seyircinin şarkılara katılımı da Mika’yı çoksevindirdi. Tekrar gelmesini ve bir dahakine tek başına daha da büyük bir konser vermesini umuyoruz.
25 Haziran 2010 Cuma
Yaratıcı Hareket
23 Haziran 2010 Çarşamba
TED - Ideas Worth Spreading
Ted.com, sitemizin yeni keşiflerinden biri. Aslında bu organizasyon 1984 yılından beri var. Kar amaçlı kurulmuş bir kuruluş değil. Amaçları insanların en üst düzey yetkililerden en doğru bilgileri almalarını sağlamak. Sitede birçok video bulacaksınız. Genellikle teknoloji, eğlence ve dizayn üzerine videolar bulunmakta ancak birçok farklı konuda video bulmanız mümkün. Videolar genelde 20 dakikayı geçmiyorlar. Ders dinlemekten çok daha eğlenceli ve eminim çok daha öğretici videolar bulabilirsiniz. Bir konu hakkında araştırma yaparken mutlaka uğramanız gereken sitelerden birisi. Youtube'daki gibi herkes kafasına göre bişeyler koyamıyor, bütün vieolar özenle seçilip koyuluyorlar. Sitenin içeriği oldukça güzel hazırlanmış ve çok kullanışlı. En güzel özelliği ise bütün videoların çoğunda türkçe altyazı seçeneği olması. Mutlaka göz atmanızı tavsiye ederim. Umarım faydası dokunur. Siteye www.ted.com adresinden ulaşabilirsiniz.
15 Haziran 2010 Salı
Tigey-Wigey
Kaçamak
Sevişmeden Uyumayalım
Kısıtlamaya Devam
YouTube'un yasaklı olduğu ilk ortaya çıktığında herkes sinirlenmişti, isyan etmişti. Şimdi de sıra Google'a geldi. Alışmayın duruma, tepkinizi sakınmayın. Vatan Gazetesi'nde Mutlu Tönbekici dile getirmişti sinirini. Öyle bir isyan etmiş ki, herkese ADSL'i bırakıp uyduya geçmelerini öneriyordu. "Özgürlüğüm için kaç paraysa veririm" yazmıştı. Haksız da değil. Google'a da kısıtlama getirildiğine göre korkulacak bir durum var ortada. Değerli Bakan'ımız ise "Google mı Türkiye'yi yönetiyor" diyor. Anlamadığım nokta şu; sadece ülkeyi yönetenin sesine mi izin var? Özgürlüğün sınırı bu yönde mi belirlenmiş? Başbakanımız ayrıca, internet haberlerinin altına okurlar tarafından yazılan yorumlara da takılmış. Bu yorumlar günlük sohbet havasında yazılmış düşünce paylaşımlarından öteye gitmiyorlar ki. Evet bazı durumlarda hakaretler söz konusu oluyor, ama bu da çok okunan, medyada yer sahibi sitelerin kendi düzenlemelerine tabii tutulması gereken bir sorun, genel kısıtlamaya dahil edilecek bir yasak şekline getirilmemeli. Bütün bunlar bir yana, gündemde senenin belki de en ciddi sorunları kendini gösterirken tartışılması gerek konu okurların yorumları mı olmalı? Zannetmiyorum.
14 Haziran 2010 Pazartesi
Ölüler Sanat İçin
12 Haziran 2010 Cumartesi
Marca Dünya Kupası Takvimi
10 Haziran 2010 Perşembe
Léger İstanbul'da
MTV Movie Awards
Babylon ve Aya Yorgi...
Çarpık Yapılaşma
Favela Painting
9 Haziran 2010 Çarşamba
İyi Bir Çocuk Olursanız
Borç Batağı
Origami Yacht
İşte karşınızda the Millennium Yacht Design ödülünü kazanan Origami Yacht. Kendisi henüz konsept ama çok yakın bir gelecekte gerçeğe dönüşecek. En güzel kısmı, hareket edeceğiniz zaman yat katlanıp inanılmaz şık bir yata dönüşüyor ve her yeri kapandığı için giderken rüzgar sizi rahatsız etmiyor. Güneşlenmek için sessiz, sakin bir koy bulduğunuzda yat açılıyor ve adeta kocaman bir şezlonga dönüşüyor ve size keyif yapmak için kocaman bir alan sağlıyor. Oldukça şık ve kullanışlı ama elbette böyle özel bir yatın sahibi olmak için en azından 7.2 milyon doları gözden çıkarmanız lazım, tabi bu rakam tahmini, asıl fiyatını yat suya indirildiğinde öğreneceğiz.
7 Haziran 2010 Pazartesi
iPhone 4
Apple sonunda yeni iPhone’u açıkladı. Daha önce gizmodo.com’un ortaya çıkarttığı iPhone prototipinin tıpa tıp aynısı yeni telefon. Adını iPhone 4 koymuşlar ama bence iPhone HD’de konulabilirdi ekranı inanılmaz kaliteli olmuş, 960x640 çözünürlüğe sahip. Kısacası şu anda piyasadaki en kaliteli ekrana sahip. Sonunda ekran tarafınada kamera koymuşlar ama tabikide Apple dünyanın en gıcık firması olduğu için görüntülü konuşmayı sadece Wi-Fi üzerinden yapabiliyoruz. Evimizde kocaman bilgisayarlarımız ve skype varken eminim hepimiz evde oturup iPhone’dan görüntülü konuşuruz. En azından jailbreak edildiğinde özgürce kullanabileceğiz diye umuyorum. Tasarımı eski iPhone’lara oranla daha keskin hatlara sahip. Öncekiler gibi bombeli değil düz bir arka kapak yapmışlar. Siyah veya beyaz renk seçenekleri var. Kalınlığı 9.3mm, bir önceki iPhone’dan oldukça ince. En çok aranan özellik olan multitasking’e sonunda kavuşuyoruz bu telefonla birlikte. 21 Haziran’da yeni update’i download edebileceğiz ancak multitasking özelliği sadece iPhone 3GS ve iPhone 4’te olacak, iPhone 3G kullananların yeni telefon almak zorunda kalmaları için Apple yine elinden geleni yapmış. Hafızası bir önceki iPhone gibi yine 16gb veya 32gb olacak. Kamerası 5 megapixel ve LED flaşlı olacak. Ekran tarafındaki kameranın ise VGA olacağı açıklandı. HD kalitesinde video kayıt yapailiyor artık iPhone. Accelerometer’ı daha hassaslaştırıldı. Pil ömrünü daha çok arttırmalarını bekliyordum ancak 3G üzerinden konuşma süresini 5 saatten 7 saate çıkartmışlar. Stand by süreside 300 saat. En büyük süprizlerden birizde Safari'deki arama motorlarına Microsoft'un Bing'i de eklendi. Sanırım bunda Google'la Apple'ın bu aralar arasının açılması etkili oldu. Açıkçası keşke şuda olsaymış dediğim bir özellik bulamadım, Apple bide şu salak 3G üzerinden videolu konuşma yapamazsınız triplerini bıraksa gerçektende piyasada iPhone dışında başka telefon satılmazdı. Fiyatı Amerikada önceki iPhone’larla aynı 16gb modeli 199 dolar, 32gb modeli ise 299 dolar. Türkiyedeki fiyatları muhtemelen daha pahalı olacaktır.